İzmir’in Çiğli ilçesindeki “gelişme konut alanı ve park”a AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca hazırlanan nazım imar planı ve revizyon uygulama imar planında değişiklik yapılarak 6 kat imar kullanım kararı verildi.

Aynı bölgede 2 yıl önce de benzer nitelikteki plan değişikliğinin Danıştay İdari Davalar Kurulu tarafından iptal edildiğini belirten TMMOB’ye bağlı Şehir Plancıları Odası (ŞPO) İzmir Şubesi karara tepki gösterdi. ŞPO İzmir Şubesi, aynı nitelikteki plan değişikliklerinin yürütmesinin durdurulması ve iptali için Danıştay 6. Dairesi Başkanlığı nezdinde tekrar dava açtı.

HUKUKSUZLUĞUN FİLMİ!

ŞPO İzmir Şubesi yaptığı açıklamada, “Çiğli’de ikamet eden nüfusun ihtiyaçları dikkate alınarak imar planında kamusal bir kullanım olan sosyal ve kültürel tesis alanı olarak belirlenen alanın satışa çıkarılması planlama esasları ve şehircilik ilkelerine aykırıdır” dedi.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 31 Ekim 2022 tarihindeki kararıyla, 16 Nisan 2019 tarih ve 941 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile onaylanan nazım imar planı ve revizyon uygulama imar planı değişikliğini iptal etmişti. Söz konusu kararda “Nüfus yoğunluğunu artıran ve kentsel ulaşım sistemini etkileyen nitelikteki imar planında, kentsel teknik altyapıya yönelik etkilerin belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması amacıyla, ayrıca kentsel teknik altyapı etki değerlendirmesi raporunun ve analizinin hazırlanması/hazırlattırılması gerekirken, bu hususlar yerine getirilmeksizin onaylanan söz konusu imar planlarının, çevre imar bütünlüğünü bozmayacak nitelikte olduğundan söz edilebilmesine bu haliyle olanak bulunmamaktadır” denildi.

‘KARAR HUKUKA AYKIRI’

Kamu mülkiyetinde bulunan dava konusu alanın kamu kullanımı dışına çıkarılmasını değerlendiren ŞPO İzmir Şube Yönetim Kurulu, “Hukuka aykırı bulunmasına rağmen Cumhurbaşkanlığı kararı ile bu alanın yeniden yapılaşmaya açılması alınan kararı yok sayma anlamına gelmektedir. Oysa ki; İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun ‘Kararların sonuçları’ başlıklı 28. maddesinde idarelerin yargı kararlarının tüm gereklerini yerine getirerek işlem tesis etme yükümlülükleri açıkça öngörülmüştür. Yargı kararının kısmen veya yalnızca yüzeyde uygulanmasının ise bu yükümlülüğü karşılamadığı, hatta yargı kararının arkasından dolanmak gibi kötü niyetli tutumlar olarak algılanmasının kaçınılmaz olduğu açıktır. Bu hukuksuz uygulamalar esasen görevi kötüye kullanma fiilini doğurmaktadır” ifadesi kullanıldı.

Mahkeme kararlarına rağmen ısrarla aynı yerin satışa açılmasına yönelik İzmirlileri duyarlı olmaya çağıran ŞPO İzmir Şubesi, halkın ortak yararını hiçe sayan tamamen rant amaçlı bu akıl dışı girişime karşı başta İzmirliler olmak üzere hukuka inancı olan tüm kurum ve kuruluşları itirazlarını yüksek sesle ifade etmeye çağırıyoruz” dedi.